5.27.2007
5.23.2007
"...Genç Siviller'den gönüllerince bir cumhuriyet tarifi alsak? En çok özlemini çektiğimiz şey, tüm halkın katılımıyla yeni ve tam anlamıyla sivil bir anayasa hazırlanması. Darbecilerin yargılandığı, Yüksek Öğrenim Kanunu'nun kurumuyla beraber kaldırıldığı, üniversitelerin özgür olduğu, gençlerin düşmana karşı bir korkuluk olarak görülmediği, tek boy ve tek tip keresteler üretir gibi yetiştirilmediği bir ülke düşlüyoruz. Gençliğin iktidar söylemlerini koklamadığı, iktidar kimdeyse onun tarafında konumlanmadığı, tüm dünyada olduğu gibi, cesaretle farklı ve yeni şeyler söyleyebildiği bir cumhuriyet istiyoruz. Türkiye'de gençliğin şu an bildiği tek şey, zaten kendini korumaktan aciz olan siyaseti eleştirmek. Oysa ortada başka daha büyük iktidar odakları, hegemonik söylemler ve tekeller var. Önemli olan cesaret edip onlara karşı bir şeyler söyleyebilmek. Genç Siviller olarak hepimizin öyküleri, geçmişleri birbirinden farklı ama ortak ahlaki ve siyasi ilkelerde buluşuyoruz. Türkiye'de çözülmeyi bekleyen o kadar yakıcı problemler var ki... Kürt sorununa veya Hrant Dink cinayetine bakarken solcu olsanız ne olur, İslamcı, muhafazakâr veya liberal olsanız ne olur? Biz öncelikle vicdanımızın peşinden gidiyoruz, 'vicdani siyaset' yapıyoruz. Eğer ezilen karşısında içinde gerçekten acı hissedebiliyorsan vicdanlısın demektir, gençlik de böyle olmalı bizce." Radikal
5.21.2007
sağda solda dirlik
5.17.2007
slm nbr kibbb
5.14.2007
itham ediyorum!
"...Ama 'yarabbi şükür' lafını niye kullandın diyenlere çok kızıyorum. Bazıları burayı, yaşadığı yeri reddediyor ya! Sen hiç mi kullanmadın sanki 'yarabbi şükür' lafını hayatında? Tamamen Batı özentisi birtakım insanlar yaşıyor burada, onlar için bazı şeyler çok 'banal' oluyor. 'Körebe' albümünü yaparken 'bağlama mı, darbuka mı?' diyenlerle şimdi 'yarabbi şükür mü?' diyenler aynı insanlar. Onları kaale almıyorum, ama nasıl olur da böyle bir şeye kızabilirler diye şaşırıyorum. " Göksel
halka ve olaylara mütercim
"14 Mayıs 1950'de yapılan seçimlerle Türkiye'de tek parti yönetimi son erdi ve çok partili hayata geçildi. İşte o günden beri rahat yüzü görmedik. Halk meclisleri doldurdu, vatandaş Meclis'e giremedi, Reşolar Memolar memleketi yönetmeye kalktılar, her kafadan bir ses çıktı. O tek doğru partiyi kendi başlarına bulabilmeleri için halkın önüne defalarca sandık kondu, şaşırtmaca için çok sayıda seçenek sunuldu. Ancak her defasında 'bu halkı boş bırakırsan ya davulcuya varır ya zurnacıya' sözünü haklı çıkaran sonuçlar ortaya çıktı. Demokrasi bize beş beden büyük geldi. İşte bu yüzden bizim şimdilik layığımız bir Tek Parti rejimidir. Tek Parti kalsaydı, o parti de iktidara gelmesi meşru tek parti olan CHP olsaydı başımız ağırmaz, bu sıkıntıları, darbeleri, muhtıraları yaşamazdık, darbe mi olacak diye her gece boşuna gerilmezdik, istikrar olurdu, iş dünyası da önünü görürdü... Baykal'ın konuşmalarından niyet okuması yaptık ve buna göre CHP için bir Anayasa değişikliği paketi hazırladık. "-Saltanat geri gelsin. Sezer'in oğlu cumhurbaşkanı olsun. 3 CHP oyu 1 AKP oyunu götürsün. CHP'ye verilen oylar 5, AKP'ye verilen oylar yarım sayılsın. Anayasa Mahkemesi dağıtılsın, Kanadoğlu BAŞKADI ilan edilsin. Göbeğini kaşıyan adamların oy hakkı olmasın. Tespit için Bekir Coşkun yetkilendirilsin. Tandoğan ve Çağlayan mitingleri Halk Konsülü olsun, ayda bir toplansın. CHP seçimlere girsin. Kazanamazsa seçimler tekrarlansın. Halk Cumhurbaşkanı'nı değil, Cumhurbaşkanı halkı seçsin." www.gencsiviller.net
5.08.2007
nerden kalma?
"K. G. Osmanlı'dan kalma bir evde yaşıyor Ünlü caz piyanisti K. G., Emirgan'daki muhteşem evinin kapılarını 'H. A.' dergisinin son sayısına açtı. 1850'de inşa edilen evden artık G.'in piyanosunun sesi yükseliyor.. İ. C. C.'ın sahibi olan ünlü caz sanatçısı K. G., Emirgan'daki eski bir Osmanlı evinde eşi P. Hanım ve 7 yaşındaki kızı N. ile birlikte yaşıyor. 10 yılda 7 kez ev değiştiren G. ailesi, 1850 yılında yapılmış bu evi 3-4 kuşak sonraki varislerinden satın almış. Evi aldıktan sonra tadilat işlerine start veren ünlü sanatçı, evi yıkıp tekrar yaptıklarını ve dış cepheyi de ahşapla kapladıklarını ifade etti. Yaklaşık 5 aydır bu tarih kokan evde hayatlarını sürdüren G. Ailesi, baharın gelişiyle birlikte bahçenin de tadını doyasıya çıkarıyor. G., 4 katlı ve 480 metrekare kullanım alanına sahip evin restorasyonu için uzmanlardan yardım almış." Sabah